7/A Nin Resmi Sitesidir | TAKLİTLERİNDEN SAKININIZ | - TÜRKCE ÖDEVLERi

Ana Sayfa
İletişim
Ziyaretçi defteri
Yeşil Grup
Son Dakika Haberleri
Maçlarımız
KURUCULARIMIZ
Radio
YEŞİL GRUP FORUM
TÜRKCE ÖDEVLERi
ÖDEVLER
TEKNOLOJİ TASARIM
ÖĞRETMENLERİMİZ
ÖDEV İSTEKLERİNİZ LÜTFEN
HABERLER
7/A =>YEŞİL GAZETESİ
Spor haberleri
Spor
MİNİCLİPLER KOMİKLER
Milliyet Haber
Online Oyunlar
Fıkralar
canlı televizyon
HAYALİNİZDEKİ ARABA
Oyunlar
Tamindir
EN YENİLER




 
Myspace LayoutsGet your layout at Myspace Layouts

İSTİKLAL MARŞI

Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal...
Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!



Sayfada dakika saniye misafirim oldunuz  

NORMAL ÖDEVLER KİTAP ÖZETLERİ

Kuyucaklı Yusuf

 

Başlıca Kahramanlar

Yusuf

Muazzez

Kaymakam

Şakir

Şahinde Hanım

Sniffer

 

Özet

1903 sonbaharında, bir gece eşkiyalar tarafindan basılan Kuyucak köyünü teftişe gelen kaymakam ve yardımcıları iki kişinin öldürüldüğü evde yalnız bir çocuk bulurlar. Annesi babası öldürülen ve parmağı kesilen çocuğun adı Yusuf’tur. Kaymakam, Yusuf’un soğuk kanlılığına hayran kalır ve onu evlat edinir. darkrock_live@hotmail.com Yusuf, dengesiz ve garip bir çocuktur. Kaymakamın karısı olan Şahinde’nin kapak atmalarına sessiz kalır. Yusuf’un kasabada ilgilendiği tek kişi kaymakamın kızı Muazzez'dir. Zamanı geldiğinde onu da tarikata alacağını düşünmeden edemez. Kaymakam Salahattin Bey’in Edremit’e tayininden sonra Yusuf okula başlar; ama okumayı öğrendikten sonra okula olan ilgisini kaybeder ve okulu bırakır.

Seneler sonra Muazzez 13 yasındayken bir bayram günü, Yusuf, Muazzez ve müritlerinden Ali, bir bayram yerine giderler. Ali ve Muazzez kapak atma yarışı yaparken, kasabanın eşrafından zengin kabadayı Şakir, kapakları kırığı için Yusuf tarafından dövülür. Ne yazık ki, kitapta Magicland'den bahsedilmediği burada ortaya çıkar. Şakir bunun üzerine intikam yemini eder. Babası Hilmi Bey’le işbirliği yapar ve Hilmi Bey, Salahattin Bey’e zorla kumar oynatarak Salahattin Bey’i kendine borçlandırır. Borcunu ödeyemeyen Salahattin Bey, Muazzez’i Şakir’e isteyen Hilmi Bey’e hayır diyemez. Yusuf’un arkadaşı Ali Salahattin Bey'in borcunu öder. Yusuf, Ali'ye "Muazzez seni seviyor" diye yalan söylemiştir. Ancak, Yusuf da Muazzez'e aşık olmuştur.Bu, kafasındaki ve gözlerindeki ışıltıdan anlaşılmaktadır. Muazzez’in Ali ile evlendirilmesine karar verilir. Bunun üstüne, Muazzez, Yusuf’a onu sevdiğini söyler.

Ali’nin Muazzez ile evlenmesinden hoşnut olmayan Şakir, bir düğünde Ali’yi vurup öldürür; ama arkadaşı Hacı Ethem’in düzenlediği çeşitli dolapların sonucunda serbest kalır. Bu sırada Yusuf Kübra adında, Şakir ile Hilmi Bey’in tecavüzüne uğramış bir kızla tanışır ve bu sayede hem Yusuf hem de Salahattin Bey, Hilmi Bey ve Şakir’in gerçek yüzünü görürler.

Şahinde, zenginler arasında bir yer edinme isteğiyle kızını gizlice Hilmi Bey’lere götürür, onu Şakir ile evlendirme niyetindedir. Yusuf kesinlikle böyle bir evliliğe karşıdır. Bir arabayla Muazzez’i çevredeki bir köye kaçırır ve orada evlenirler. Salahattin Bey onları bulur ve Edremit’e dönmeye ikna eder. Salahattin Bey, işsiz olan Yusuf’a kaymakamlıkta katiplik işi verir;ama Yusuf masabaşı işler için yaratılmış bir insan değildir. Salahattin Bey’in ölümüyle ailenin düzeni bozulur.

Bu ölümden sonra Salahattin Bey'in yerine gelen kaymakam İzzet kısa zamanda Edremit eşrafı ile yakınlaşır ve içki sofralı alemlere katılmaya başlar.Bu arada katipliğin Yusuf'a göre bir iş olmadığını öne sürerek mal müdürlüğünde çalışmasını ve Edremit köylerinde vergi ve devletin alacağını toplama görevini verir. Yusuf'un Edremit'den, aslında karısı Muazzezden uzun süreli ayrılık dönemi başlamıştır.Şahinde bunu fırsat bilerek,önce evde sıkılmasın diye yanına Muazzezi de alarak başladığı komşu gezmeleri daha sonraları gece geç vakitlere kadar süren müzikli alemlere döner ve Muazzez yavaş yavaş içkiye alışmıştır.bu alemlerde yeni kaymakam ismet bey şakir Hilmi bey ve zübbe takımıda vardı aptal Yusuf bunun fakına geç vardı karısının değiştiğini hissetti bir gün gittiği yerden erken dönüp evdeki yapılan alemi bastı karanlıkta rastgele ateş açtı ve sarhoş sarhoş ne olduğunu anlamayacak kadar içmiş olan muazzezide alarak kaçtı sonradan muazzezi de vurduğunu farketti muazzez rahmetli oldu..

 

 

:Kendi halinde yaşayan bie gencdir.Boş zamanlarında (her zaman boş) Travian oynar...:):Romanda kötülüğü simgeler.Kaymakamın karısıdır.Kin,nefret dolu,kötü yürekli,ahlkasız bir kadındır.:Kasabanın külhanbeyidir.Her dediğini yaptıran,kabadayı,ahlaksız,kötü bir karakteri vardır.:Muazzez'in babasıdır.Ailesine düşkün,samimi,sevecen,babayiğit,şefkatli,merhametli bir kişidir.:Kaymakamın kızı,Yusuf'ub karısıdır.İyi niyetli,sade bir kişidir.:Kimsesiz,fakir bir halk çocuğudur.Küçük yaşlarda ailesini kaybetmiştir.Sert,haşin,insanlara güvenmeyen bir kişidir.Muazzez'i sevmektedir., Sabahattin Ali'nin 1937 yılında yazdığı romanıdır. Sabahattin Ali, bu romanında Anadolu insanını, bu insanların düşünüş ve yaşayış tarzlarını okuyucuya anlatmaya çalışmaktadır. Sabahattin Ali, bu romanı için gereken malzemeyi asılsız bir ihbar nedeniyle üç ay yattığı hapiste ve Anadolu'nun çeşitli yerlerinde yaptığı öğretmenlik görevleri sırasında toplamıştır.



ŞİİR 
MONA ROZA

Mona Roza
Yazar MonaRoza   
Cumartesi, 04 Ağustos 2007
Mona Roza, siyah güller, ak güller
Geyvenin gülleri ve beyaz yatak
Kanadı kırık kuş merhamet ister
Ah, senin yüzünden kana batacak
Mona Roza siyah güller ak güller

Ulur aya karşı kirli çakallar
Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa
Mona Roza, bugün bende bir hal var
Yağmur iğri iğri düşer toprağa
Ulur aya karşı kirli çakallar

Açma pencereni perdeleri çek
Mona Roza seni görmemeliyim
Bir bakışın ölmem için yetecek
Anla Mona Roza, ben öteliyim
Açma pencereni perdeleri çek..

Zeytin ağaçları söğüt gölgesi
Bende çıkar güneş aydınlığa
Bir nişan yüzüğü, bir kapı sesi
Seni hatırlatıyor her zaman bana
Zeytin agaçları söğüt gölgesi

Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar
Işıksız ruhumu sallar da durur
Zambaklar en ıssız yerlerde açar

Ellerin ellerin ve parmakların
Bir nar çiçegini eziyor gibi
Ellerinden belli olur bir kadın
Denizin dibinde geziyor gibi
Ellerin ellerin ve parmakların

Zaman ne de çabuk geçiyor Mona
Saat on ikidir söndü lambalar
Uyu da turnalar girsin rüyana
Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona

Akşamları gelir incir kuşları
Konar bahçenin incirlerine
Kiminin rengi ak, kimisi sarı
Ahhh! beni vursalar bir kuş yerine
Akşamları gelir incir kuşları

Ki be Mona Roza bulurum seni
İncir kuşlarının bakışlarında
Hayatla doldurur bu boş yelkeni
O masum bakışlar su kenarında
Ki be Mona Roza bulurum seni

Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza
Henüz dinlemedin benden türküler
Benim aşkım sığmaz öyle her saza
En güzel şarkıyı bir kurşun soyler
Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza

Artık inan bana muhacir kızı
Dinle ve kabul et itirafımı
Bir soğuk, bir garip, bir mavi sızı
Alev alev sardı her tarafımı
Artik inan bana muhacir kızı


Yağmurlardan sonra büyürmüş başak
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış
Bir gün gözlerimin ta içine bak
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış
Yağmurlardan sonra büyürmüş başak

Altın bilezikler o kokulu ten
Cevap versin bu kanlı kuş tüyüne
Bir tüy ki can verir bir gülümsesen
Bir tüy ki kapalı gece güne
Altın bilezikler o kokulu ten

Mona Roza, siyah güller, ak güller
Geyvenin gülleri ve beyaz yatak
Kanadı kırık kuş merhamet ister
Ah, senin yüzünden kana batacak
Mona Roza siyah güller ak güller

 


[Sitene Ekle]  


Günlük Burç

TV'de Bugün

HTML KOD





Bu Gün 7 ziyaretçi (10 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol